20 Aralık 2008 Cumartesi

Doğalgaz Zammı ve Havalar

İstanbul'da Aralık ayının ardından havalar iyice soğumaya başladı ve kasım ayında doğalgaza gelen yüzde yirmiiklik doğalgaz zammından sonra herkez kara kara düşünmeye başladı bu kış ısınmak için ne yakıcam diye. İnsanlar artık kömür sobalarına dönüş yapıyorlar istanbulun havasında ise hissedilir derecede değişme var. Ben bu doğalgaz zammından sonra kışın klimayı yakarım diyordum ama elektriğide zam yaptılar havalar soğuk olmasına rahmen hala bir şey yakmıyorum önlem olarak sıkı giyiniyor ve üzerime battaniye alıyorum ne yapalım devir ekonomi devri herşeyden olduğu gibi ısınma masraflarından kısmak zorundayım.

Ocak ayı gelince millet ne yapacak gerçekten allah herkezin yardımcısı olsun askeri ücretle geçinim kira ödeyen ailelere allah güç sabır versin elimizdiğinden geldiğince çevremıze yardım edelim arkadaşlar.

5 Kasım 2008 Çarşamba

Van Kabul Toplama Merkezi

15 Eylül 2001 ve ben Hakkari il jandarma komutanlığındayım buraya gelene kadar çok zor geçti elazığda 4 gün kaldım çok zordu heryer mikrop kaynıyordu koğuşlar yatakları bok götürüyordu.Tuvaletler leş üstüm başım batmış 12 saat yolculuktan son van kabul toplama merkezine geldim yolda gelirken tarık ve mumi ile tanıştım . Mumi Tapu kadastro memuruymuş sivil hayatta tarık ise mit görevlisi ikisidde çok iyi insanlar van'da 4 gün kaldık yedimiz içtiğimiz ayrı gitmedi. Bu zor dörtgünü birbirimize destek olarak geçirdil ve en sonunda hakkariye ayın 15'de hareket ettik dağların sarp geçitler ve kanyonların arasından geçerek zırhlı araçlarla hakkariye geldil. Türkiye'nin en yüksek otoyolu 2180 metre günlerçe açlık susuzluk pislik çektikten sonra Hakkariye geldik çok zor günler geçirdik. Şuan hakkarideyim yarın konvoy varmış o konvoyla birlikte yüksekova ilçe jandarma komutanlığına gideceğim buradan oraya yollamışlar inşallah bu zor günlerde atlatacağım.

26 Haziran 2008 Perşembe

yaşam


yaşam acısıyla sevinciyle giderek daha da zor olmaya devam ediyor. Kimsenin acıma duygusunun kalmadığı herkezin geçim derdine düştüğü şu günlerde yaşamak ve hayatta kalmak bi hayli zor. Hırsızların insanları canında bezdirdiği. Düşünsenize onca emek harcıyorsunuz alın teri döküyorsunuz biri gelip herşeyinizi çalıyor yazık çok yazık.


21 yüzyılda herkez çok bencilleşti kendisinden başkasını düşünmüyor. Teknoloji ise giderek insanları yalnızlığa itiyor. Bunun farkını bayramlarda daha da iyi anlar olduk. İstanbulun bir çok semtinde komşuluk kalmadı yıllardır aynı binada yan yana oturan insanlar bile birbirini tanımıyor birbirinden haberi yok bunun sonucu olarak hırsızlığın artmasıda gayet doğal gibi gözüküyor.


Sanki bütün insanları korku salmış sokakta yürürken dahi kimse kimsenin yüzüne bakmıyor sonki insanların hiç bir umurlarında değil yabancı nüfüsu milyonlara dayanmış evlilikler giderek azalmış yerine birlikte yaşamalar başlamış. Bosanmalar giderek artmış biz toplum olarak nereye gidiyoruz. Bu sorunun cevabını bilen varsa yazsın hakikaten giderek yozlaşmaya doğru ilerliyoruz sanki hiç birşey umurumuzda bile değil herkez h-kendini kurtarma çabasında trafikde ilerlerken bile bir çok tehlike atlatıyoruz.Giderek yabancılaşıyoruz.

17 Haziran 2008 Salı

İnşallah

İnşallah bu yazdıklarımı kimse okumuyordur dşyecem diyeceksini yazdığın yere bak internete yazıyorsun sonrada kimse okumuyordur siyorsun deli misin be adam git anı defterine bilmem neyine yaz neden buray yazıyorsun. Sıcak havaların bastırması insanlarımı olumsuz yönde etkilediği üzre biz yazarlarıda büyük ölçüde etkiliyor sıcakdan dışarı çıkamaz olduk dışarısı alev alev yanıyor bu senede istanbul boşalacak gibi herkez tatil yörelerine gidecek köyüne gidecek yazlığına gidecek tabiki bu şehrin emekçileri hiç bir yere gidemeyecek çalışmaya devam en güzel yanıda herkez gidince trafiğin boşalması ne kadar güzel bir şehir haline geliyor istanbul sessiz sakin sanki uslu bir çocuk gibi. Eski istanbul gunlerını özlüyoruz gerçi istanbul deyinnce şuan kocaman dev gibi bir şehir geliyor aklımıza urkütücü bir şehir hakikaten o kadar büyüdüki bu sehir bir ucundan öteki ucuna gitmek trafik saatinden yola çıkar iseniz şayet en az 3 saat ben öyle biliyorum ki şehrin bir ucundan öteki uuna çalışmaya giden insanlar var hakikaten hem bu çalışan insanlara yazık hemde bu şehire yazık ediyoruzç .adam avılarda oturup kadıköye işe geliyorsa o adamdan fazla bir performans beklemeyin. Çünkü adam zaten performansının büyük bölümünü işe gelmek için harcıyor sabah ın beşinde uayanıyor iki saat gidiş iki saa geliiş günün dört saatini yolda harcıyor. Gerçektende İstanbul çok kozmopolit bir şehir olmaya devam ediyor şöle bir çıkın taksime istiklal caddesinin başından sonuna kadar yürüyün ne demek istediğimi çok daha iyi anlayabılrısınız bu gençlik nereye gidiyor sizce yada nereye götürülmek istineyor. Yolda görüdüğümüz bir çok gence anlam veremez olduk ben ufakken otobüse yaşlı bir teyze binince yer verme yarışı yaparken şimdi ufacık çocuklar dahil otobüste uyma numarası yapıyor. Yıllar arasında ki fark ne sizce önceden daha azmı çalışıyorduk yorulmuyorduk şimdiki zamanın çocukları çok hazla çalışıyor baktığım zaman fark göreniyorum. Giderek toplumuz bozuluyor yozlaşıyor sonı nereye varıcak gerçekten merk ediyorum t
rl b,lleti mutlaka bir yrde dur dıyecektı

6 Haziran 2008 Cuma

Cumartesi

Bügün istanbul'a öyle güzel bir yaz yağmuru yağdıkı trafik çok yoğun olur diye sabah çok erken çıktım yola ama bügün cumartesi olduğundan dolayı ve yağmurdan dolayı kimse yola çıkmamıştı çabucak perpaya geldim. İstanbul yağmur yağıncada güzel oluyormuş. Miş gibi toprak kokusu şu

başbakanı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanılığından dolayı tekrar tebrik etmek istiyorum İstanbul'un yeşilliğine çok büyük katkısı oldu sayın Toppaş'da lale eke dursun.

5 Haziran 2008 Perşembe

kurye şirketleri

kurye şirketleri günümüzde mantar gibi çoğalmaya başladılar yollarca yüzlercesini görmek mümkün resmen trafik cambazları desek daha da doğru olur.

9 Nisan 2008 Çarşamba

İstanbul da Yaşam

İstanbul Trafiği gün geçtikçe içinden çıkılmaz keşme haline almaya devam ediyor . Anadolu yakasından avrupa yakasına geçmek için günde 2 saat vaktimiz yolda geçiyor. Hergeçen gün trafiğe yeni araçlar katılıyor.

Trafik de önceden bayan sürücülerin yaptığı yanlışlarınn eskiye nazaran şimdi gormek pek mümkün olmuyor. Bayanlarda artık usta şöförler gibi manevralar yapıyorlar. Üstel,k park konusunda da oldukça başarılılar.

Trafikde çok ca rastladığımız emniyet şeridi yüzsüzleri elektronik denetleme sistemi geldiğinden bu yana bir nebze olsada emniyet şeridi ihlallerinin önüne geçilmiş oldu

İstanbul un trafik sorunu kimlere yarıyor sorusuna cevap ise yol kenarlarında çiçek satan ablalara simit satan telefon şarjı satan adamlara iş kapısı oluyor. Bu trafikden en kazanç lı çıkan ise Kurye şirketleri hergün yollarda gördüğümüz motorlu kuryeler kamikaze gibi yollarda dolaşıyorlar hayatlarını hiçe sayıyorlar.

Trafikden kazançlı çıkan başka bir sektör ise deniz yolu taşımacılığı yapan ido ve turyol insanlar trafiğe çıkmamak için deniz yolunu tercih ediyorlar Hergün anadolu yakasından avrupa yakasına on binlerce insan deniz yolunu kullanarak geçiyor. Trafiğe alternatif olarak yenı yollar aranıyor. Metro çalışmaları son süret devam etsede herkes intanbul çare olmadığının farkında ; Büyükşehir belediye bu ara lalere takmış durumda her yere lale dikiyor topbaş

Trafiğe başka bir çözüm yolu olan trenler anadolu yakasında Gebze den Haydarpaşa ya kadar Avrupa yakasında Sirkeciden Halkalı ya kadar gitmekte Sabahları okadar dolu oluyorkı trene binmek bile cambazlık istiyor

Havalar malum yaz geldi kapıda ve gittikçe hava sıcaklıkları artıyor İnsanlar bisikletlerini yavaş yavaş çıkarmaya başlıyor bisiklet de eğlenceli bir çözüm aslında . Hafta sonları anadolu yakasında sahilde gezen bisikletlire gormek mümkün.

Şu sıralar patenli gençleri gormekte mümkün ayrıca kaykaylı gençler de şehir yaşamımıza avrupai bir görüntü yaratıyor.